Bitcoin ve altcoin’lere küçük bir rahatlama geldi. Peki bu bir rahatlama rallisi mi? Yoksa gerçekten de yeni tepeler görebilecek miyiz? Hangi senaryoya göre nasıl bir yaklaşım sergileyebiliriz? Zincir üstü (onchain), makro, döngüsel, teknik verileri kullanarak tespit etmeye çalışalım.
Onchain analizi
Yazılarımı takip edenler bilir, portföyümü onchain risk metriğine göre yönetiyorum. 40 ve altındaki bölgelerde parçalı alımlar yapıp 60 ve üstündeki bölgelerde parçalı satışlar yapmaya çalışıyorum. Bu sayede 2022 aralık, 2023 haziran ve 2024 ağustos dönemlerinde parçalı alımlar yapıp 2024’ün mart ayında parçalı satış yaptım.
2025 ocak ayında kâr alma fırsatını kaçırdığım için onchain risk metriği tablosunu güncelledim. Altta güncel ve fiyat hareketlerine daha hızlı reaksiyon veren versiyonunu bulabilirsiniz.
Geçtiğimiz günlerde 30 civarına kadar düşen risk metriği bir alım fırsatı vermişti. Şu anda ise parçalı al bölgesinden bekleme bölgesine doğru ilerlemiş durumda. Eğer 60 ve üzeri seviyelere ilerlerse kâr alma fırsatı verecektir.
James Check tarafından hazırlanan Bitcoin hodler grafiklerine baktığımızda son pozitif fiyat hareketlerine rağmen kısa vadecilerin zararda olduğunu görüyoruz (kısa vadecilerin maliyeti 93 bin dolar seviyesinde ve bu seviye direnç olarak çalışabilir).
Peki destek olarak hangi bölgelere bakmamız gerekiyor? Satıcıların yorulup yorulmadığını onchain metrikleriyle anlayabiliriz. Piyasa değerinin gerçekleşmiş değere oranı (MVRV) verisine göre bollinger bantlarına baktığımızda satıcıların yorulduğunu görüyoruz.
Ayı marketi geldi mi yoksa geçici bir korku dönemi mi yaşıyoruz bunu bilmek zor. Verilere göre onchain metriklerinin epey soğuduğunu söyleyebiliriz. Bitcoin sahiplerinin genel kârlılığını ölçen NUPL ve momentum verilerine bakınca 73-75 bin dolar seviyeleri dip olabilir gibi görünüyor. Bitcoin fiyatı yükselmeden evvel bu seviyelere düşmek zorunda değil ancak markete çift yönlü bakmamız gerektiğini hatırlatmakta fayda var.
Onchain verilerini toparladığımızda 70-75 bin dolar seviyelerini dip, 130-160 bin dolar seviyelerini tepe olarak gösteren bir denklem söz konusu. Uzun vadeli bir Bitcoin yatırımcısının 85-90 bin dolar civarında satış yapması çok mantıklı görünmüyor.
Öte yandan makro tarafta resesyon veya savaş gibi büyük gelişmeler yaşanırsa büyük bir korkuyla ani düşüşler yaşanması da muhtemel. Şimdi de makro verilere bakalım.
Makro analiz
Hem globaldeki hem de ABD’deki likiditeyi yakından takip etmek bize riskli piyasalar hakkında güzel işaretler veriyor. ABD Merkez Bankası (Fed) parasal sıkılaşmaya ve yüksek faiz uygulamaya devam etse de hükümet harcamaları ve banka rezervleri için reverse repo programı (RRP) ve treasury general account (TGA) ile likidite sağlıyor.
2024 sonundan itibaren bu enstrümanlar ile piyasaya enjekte edilen likidite etkisini bir süre gösterecektir. Global likiditeyi 13 hafta (yaklaşık 90 gün) ileri sürükleyerek bir analiz yaptığımızda Bitcoin’in yönüne dair işaretler veriyor. Buna göre önümüzdeki dönemde bir artış ve sonrasında ise likiditenin bitmesiyle (parasal genişleme duyurusu gelmezse) piyasada düşüş yönlü bir beklenti oluşması muhtemel.
Parasal genişleme kesin gelir mi?
Herkes bunu bekliyor ancak bunun bir garantisi yok. Kısa vadede enflasyon beklentileri düşse de orta vadede ABD’de enflasyonun artacağı yönünde ortak bir kanı var. Fed Başkanı 1970’lerde olduğu gibi enflasyonu tekrar hortlatacak hamleler yapmayacaklarını belirtiyor. Hazine Bakanı Scott Bessent her şeyi ekstra likidite ile çözemeyiz, farklı çözümler deniyoruz minvalinde açıklamalar yapıyor.
Bu isimlerin ifadelerine bakınca, ABD gümrük vergileriyle üretimi kendi topraklarına çekip bir yandan da işsizliği kontrol altında tutabileceği bir yöntem bulabilirse para basmadan ekonomiyi çevirme yolunu deniyor gibi görünüyor. Bunda ne kadar başarılı olurlar bunu zaman gösterecek, özellikle Fed’in temmuz toplantısı özel bir öneme sahip.
Cross Border Capital şirketinin kurucusu Michael Howell son raporunda 2025 ortasından itibaren ABD bankalarının rezervlerinde azalma olacağını belirtiyor ve ağustos-eylül gibi riskli piyasaların zayıflayacağını öngörüyor. Tabii ki zaman geçtikçe güncel verilere göre bakış açısı değişebilir, bu nedenle bu verileri sürekli takip ederek yolumuzu bulmaya çalışmalıyız.
Döngüsel analiz
Bitcoin ve kripto piyasasının döngüsel ilerlediği fikrini öne atan Bob Loukas’ı uzun süredir yakından takip ediyorum. Spot ETF, stratejik rezerv, hisse senetleri ile olan korelasyon gibi verilere göre döngüsellik fikrine olan güven gün geçtikçe azalıyor. Ancak 2013, 2017 ve 2021 yıllarında baktığımızda çalışan ve 2025 için de halen geçerliliğini koruyan bir model olduğu için dikkate alıyorum.
Bitcoin için 48 aylık (dört yıllık) döngünün içerisinde 28’inci aydayız. Daha önceki market tepe fiyatları 33’üncü veya 35’inci aylarda yaşanmış. Benzer bir fiyat aksiyonu yaşanırsa bu aylar ağustos ve ekim aylarına denk geliyor. Makro verilere bakınca ağustos ayından sonra likidite kaynaklı sorunlar yaşanabileceğini düşünerek hareket edebiliriz.
Görselde haftalık bir analiz mevcut. 48 aylık büyük döngünün içerisinde altı tane 24 haftalık iç döngü var. Biz şu anda bu haftalık döngülerin sonuncusunu yaşıyoruz. Buna göre henüz üçüncü haftadayız ve önümüzdeki haftalarda güçlü yükselişler görmemiz olası. Sonrasında bir düzeltme yaşanması ve son bir yükseliş sonrası düşüş gelmesi bu modele göre en beklenen senaryo.
Ancak tabii ki tek bir modele göre hareket etmemiz uygun olmaz. Elimizdeki tüm verilere bakıp hangilerinin ağırlığı fazlaysa onlara göre hareket etmemiz başarı şansımızı artırır.
Teknik analiz
Üstte Bitcoin ile ABD hisse senetleri arasında korelasyonun yüksek olduğundan kısaca bahsetmiştim. Geçtiğimiz hafta Bitcoin fiyatına dair modelde global likidite, altın fiyatı, yatırımcı risk iştahı gibi parametrelerin etkili olduğunu belirtmiştim. Bu veriler ABD hisse senetleri için de geçerli olduğundan ABD hisse senetlerinin genel durumuna bakarak bir Bitcoin yol haritası çıkarabiliriz.
Kırmızı ile çizdiğim bölge, son düşüşten önceki dip bölgesi. O zamana kadar sürekli yükselen dipler yapan market bu seviyenin altında kapanış yapmış durumda. Bu tarz senaryolarda bir rahatlama rallisi ile son tepe ve son dip arasında bir fibonacci uygulayarak rallinin nereye kadar çıkabileceğini tahmin edebiliriz.
Bu analize göre 5800-5900 bölgesi direnç olarak çalışabilir. 5900 üzerinde kapanışların gelmesi marketin pozitif trendini hızlandırırken 5500’e doğru tekrar bir düşüş ve altında bir kapanış ciddi kayıplara yol açabilir.
Benzer bir analizi Bitcoin için de yapalım çünkü Bitcoin de son yükselen dip seviyesi olan 90 bin dolar desteğini kaybetmiş durumda.
Üstte yaptığımız analizin bir benzerine baktığımızda 93 ve 97 bin dolar seviyelerinin kritik olduğunu görüyoruz. Bu seviyelerin üzerinde günlük ve haftalık kapanışların gelmesi döngüsel analizi destekler ve global likiditeyle korelasyonun da çalıştığı fikrini perçinler. Ancak olası bir düşüşte 77 ve 73 bin dolar seviyeleri destek görevi görmezse uzun yatay ve düşüş yönlü piyasaya dönebiliriz.
Yol haritası
Peki tüm bu analizleri bir araya getirdiğimizde ne yapabiliriz? 93 bin dolar gelirse Bitcoin ve altcoin’lerimizi satalım mı yoksa en ideal çözüm hangisi?
Öncelikle yatırım kişiye özgüdür ve yaşa, risk iştahına, iş ve gelir durumuna, aile ve diğer sorumluluklara göre değişiklik gösterir. Burada genellikle beni takip eden kitleden yola çıkarak genel bir yorumlama yapabilirim ancak siz kendinize göre revize edebilirsiniz.
- Portföyümde yaklaşık olarak yüzde 46 BTC, yüzde 19 ETH, yüzde 5 USD ve yüzde 30 altcoin tutuyorum.
- Hodler kafasında hareket ettiğimde 93 veya 97 bin dolar civarında Bitcoin satmak benim için ideal görünmüyor. Bu seviyelerde henüz onchain risk metriği de 60 ve altında kalacağı için Bitcoin portföyümde büyük bir değişiklik yapmayı düşünmem.
- Öte yandan teknik analize göre market yapısının bozulması ve makro veriler kaynaklı düşüş risklerinin bulunması portföyümde yüzde 10 USD tutmamın daha dengeli olacağını gösteriyor.
- Bitcoin fiyatı 95 bin dolar olsa ve portföyüm yüzde 45 BTC, yüzde 18 ETH, yüzde 10 USD ve yüzde 27 altcoin olsa daha güvenli hissederim diye düşünüyorum. Fiyat ve onchain risk metriği yukarı doğru tırmanırsa USD oranımı artırabilirim. Düşüş gelirse onchain risk metriğine göre yeni alımlar yapacak bir gücüm de olur.
- Altcoin’ler içerisinde ise çeşitli geçişler yapmayı düşünüyorum. Örneğin yapay zekâ alanında çok riskli olan yapay zekâ asistanlarının yerine daha büyük ölçekli NEAR, RENDER, IO, VIRTUAL gibi projelere geçiş yapmayı mantıklı buluyorum. Bunu farklı sektörler için de benzer yapıda uygulamayı hedefliyorum.
Yazımın son kısmı oldukça kişisel. Üst kısımda ne kadar objektif ve duygulardan arındırılmış şekilde veriler paylaşsam da söz konusu portföy yönetimine gelince kişisel tercihler ve alışkanlıklar devreye giriyor. Bu nedenle üstte paylaştığım veriler ışığında kendinize ait faydalı ve kazançlı bir portföy oluşturmanızı diliyorum.
