Bitcoin ile 2013 yılında tanıştığımda, Bitcoin’in blokzincir teknolojisi aracılığıyla bireylere verdiği güç, sunduğu fırsatlar beni oldukça heyecanlandırmıştı çünkü mevcut finansal sistem bireyleri önemli ölçüde sınırlarken merkezi kurumlara geniş, sınırlandırıcı yetkiler veriyordu. Bu sistem, neredeyse tamamen bireylerin denetiminin dışındayken hem oldukça hantal hem de maliyetli bir işleyişe sahipti. Bununla birlikte akreditasyon süreçleri nedeniyle finansal katılım açısından da problemliydi.
Bitcoin, blokzincir teknolojisi ile işlem kayıtlarının dağıtık, merkeziyetsiz bir ağ üzerinde güvenle tutulduğu, işlemlerin güvenli bir şekilde gerçekleştiği, işlem kayıtlarının değiştirilmesinin oldukça zor olduğu, arzı sınırlı, enflasyon oranı bilinen, çok daha öngörülebilir, daha gizli, hızlı ve düşük maliyetli bir finansal işlem deneyimi sunuyordu. Ve tüm bu özellikleri merkezi bir otoriteye, aracıya ihtiyaç duymadan bireylerin hizmetine sunuyordu. Ve tüm bu özellikler devrimsel nitelikteydi.
Bitcoin’i 2013 yılında tanımama ve yukarıdaki niteliklerinin erken bir dönemde farkına varmama rağmen sonraki yıllarda sık sık neden Bitcoin’e ciddi anlamda yatırım yapmadığım sorusuna çok defa muhatap oldum. O yıllarda neredeyse bulunduğum her ortamda heyecanla Bitcoin’den bahsediyor ve bir tweet ile bu teknolojinin bilinmesine, kullanılmasına sunacağım katkıyı dahi çok önemsiyordum. Bitcoin’e ciddi bir yatırım yapmamamın temel sebebi ise merkezi kurumların, devletlerin bu teknolojinin gelişmesini engelleme yönünde oldukça sert adımlar atacağını düşünmemdi. Çünkü Bitcoin ve kriptoparalar bahse konu yapılar için varoluşsal problemleri beraberinde getiriyordu.
Önemli bir ihtiyaca cevap veren her bir yeniliğin biraz zaman alsa da kabul göreceğine, eskimiş, ihtiyaca cevap vermeyen sistemlerin, kurumların yerini alacağına inanmakla birlikte bunun Bitcoin özelinde biraz zaman alacağını düşünüyordum. O dönem, inovasyon boyutuna odaklanmamın ve Bitcoin’in aşırı dalgalı olmasının da yatırım kararlarımda etkili olduğunu söylemeliyim ama en önemlisi devletlerin (ve uluslararası kuruluşların) Bitcoin’e vereceği muhtemel yasaklayıcı tepkilerdi.
Süreç başlangıçta beklediğim gibi ilerledi. Çin başta olmak üzere birçok ülkede Bitcoin ve kriptoparalar özelinde yasaklar gündemden hiç düşmedi. Finans çevrelerince Bitcoin’e çok sert ve -ciddi bir kısmı- temelsiz eleştiriler yöneltildi. Ancak 2017 yılına geldiğimizde Bitcoin ve kriptoparaların değerinde kayda değer bir artış görüldü ve ekosistem beklediğimin çok ötesinde tanındı, yatırımcı çekti, büyüdü, kurumsallaşma yönünde ciddi bir gelişim gösterdi. Bu gelişimi beklemediğimi söylemeliyim. 2018 yılı ve sonrasında ise Bitcoin fiyatının kademeli olarak düşmesine rağmen Bitcoin’e ilginin arttığını, Bitcoin hakkında çok sayıda araştırma yapıldığını gördük ve 2020 yılında hem piyasa özelinde hem de düzenleyici açıdan çok önemli gelişmelere şahit olduk.
İtiraf etmeliyim Bitcoin düşündüğümden çok daha hızlı bir gelişim gösterdi. O kadar hızlı bir gelişim süreci ki artık devletlerin Bitcoin’i “para birimi”, “ödeme aracı” statüsünde tanıması ve Bitcoin ile rezerv tutmasını tartışıyoruz ve süreç oldukça hızlı bir şekilde ilerlemeye devam ediyor.
Tarihi Bir Dönüm Noktası: El Salvador Başkanı Bukele’nin Açıklaması
Bitcoin 2021 konferansının 4-6 Haziran 2021 tarihlerinde Miami’de gerçekleştirileceği duyurulmuştu. Konferansın düzenleyicileri bu etkinliğin şimdiye kadar gerçekleştirilmiş en büyük ve en önemli Bitcoin etkinliği olacağını ifade ediyordu. Miami’nin seçilmesi de tesadüf değildi. Miami Belediye Başkanı Suarez, arka arkaya belediye çalışanlarının maaşının Bitcoin ile ödenmesi, şehrin rezervlerinin bir kısmının Bitcoin’de tutulması, vergilerin Bitcoin ile ödenmesi, şehrin kriptoparalar için bir merkez haline getirilmesi gibi konularda açıklamalar yapmıştı. Miami konferansı düzenleyicilerinin de ifade ettiği gibi birçok açıdan tarihi bir konferans oldu.
Miami konferansında konferansa damga vuran tarihi bir gelişme yaşandı. El Salvador Başkanı Nayib Bukele, konferansın son günü video konferans yoluyla katıldığı etkinlikte, bir sonraki hafta Bitcoin’in yasal bir para birimi olması konusunda bir yasa teklifini kongreye sunacağını söyledi. Bukele’nin bu açıklaması Bitcoin, kriptoparalar için tarihi bir dönüm noktasıydı. Açıklama kriptopara topluluğu tarafından heyecanla karşılandı.
Bukele, Bitcoin 2021 konferansında söylediği gibi Bitcoin’in El Salvador’da yasal bir para birimi olması konusunu kongreye taşıdı ve teklif iki gün önce 62 evet, 22 hayır oyu ile onaylandı.
Bukele’nin Açıklamaları ve Bitcoin Yasası
Birçok devlet, yıllardır kriptopara düzenlemeleri için teknik, hukuki altyapının oluşturulmasına, Bitcoin’in ve kriptoparaların para politikaları üzerine etkilerine ve özellikle illegal işlemler çerçevesinde kullanımının denetlenmesine dair çalışmalar yaparken, Bitcoin’i ve kriptoparaları genel anlamda ciddi bir risk olarak görüp sınırlayıcı bir düzenleyici yaklaşım sinyali verirken Bukele’nin bu cesur açıklamasının ve El Salvador meclisinin bu yaklaşımı desteklemesinin arkasında ne olduğu önemli bir soru olarak karşımıza çıkıyor. Bu sorunun cevabı neden benzer durumda olan ya da olmayan devletlerin Bitcoin’i destekleyeceği ya da desteklemeyeceği ile de yakından ilişkilidir.
Yukarıdaki sorunun cevabı olarak, Bukele’nin Bitcoin Miami konferansında yaptığı Bitcoin duyurusundan sonra açıklamalarına, genel tavrına ve El Salvador’un ekonomik durumuna bakarak bazı sonuçlara varabiliriz.
Bukele, açıklamasından hemen sonra Twitter profil fotoğrafını lazer gözlü fotoğrafı ile değiştirdi. Lazer gözler, son aylarda Bitcoin destekçileri, maksimalistleri tarafından sosyal medya profillerinde yoğun bir şekilde kullanılıyor. Bu akım, sosyal medyada #LaserRayUntil100K etiketiyle desteklenen ve Bitcoin’in 100 bin Dolar’a ulaşması hedefi ile başlatılan bir akımdır. Bukele’nin hem bu akıma uyarak profil fotoğrafını değiştirmesi hem de aşağıda değineceğimiz açıklamaları Bitcoin’e ve kriptopara topluluğuna oldukça yakın biri olduğunu gösteriyor.
El Salvador’da yaygın olan işsizlik ve fakirliğe bir çözüm olarak Bukele, Bitcoin’in yasallaşması ile ülkede çok sayıda istihdam alanının doğacağı açıklamasında bulundu. Ayrıca Bukele konu ile ilgili ilk açıklamalarında El Salvador vatandaşlarının ekonomik faaliyetlerinin Bitcoin ile kayıt altına alınacağına da vurgu yaptı.
El Salvador’da ekonominin önemli bir kısmı nakit üzerinden işliyor ve kayıt dışılık çok fazla. El Salvador vatandaşlarının ciddi bir kısmı finansal kurumlarla akredite değil ve vatandaşların çok önemli bir kısmının bir banka hesabı dahi yoktur. Bu bağlamda Bitcoin ağının sunduğu şeffaflık ile daha takip edilebilir ve yine Bitcoin’in sunduğu kolaylık ile finansal katılımın daha yüksek olduğu bir ekonomi inşa edilebilir. Bu bağlamda Bukele, Bitcoin ile ilgili açıklamalarında sıklıkla finansal özgürlüklere vurgu yapıyor.
Bukele, Bitcoin’in piyasa değeri üzerinden de bir değerlendirmede bulunarak, Bitcoin’in piyasa değerinin 680 milyar Dolar olduğunu, bu rakamın sadece %1’inin dahi El Salvador’a yatırılması neticesinde Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın %25 artabileceğini ifade etti. Bitcoin’in milyonlarca yeni kullanıcıya sahip olacağını ifade eden Bukele, yıllık 6 milyar Dolar tutarında para havalesi işlemlerinde Bitcoin’in kullanılması ile havale için aracılara ödenen işlem ücretlerinin önemli ölçüde düşeceğine ve bu durumun milyonlarca insanın yaşamını iyileştireceğine yönelik de paylaşımlarda bulundu.
Bukele, El Salvador’u Bir Kriptopara Merkezi Yapmak İstiyor!
Bitcoin yasası ile Bitcoin, El Salvador’da bir yasal para biriminin, ödeme aracının sahip olduğu neredeyse tüm özelliklere sahip oldu. Düzenlemede önemli noktalar aşağıdaki gibidir;
- Bitcoin ile ABD Doları arasında döviz kuru piyasa tarafından serbestçe belirlenecek,
- Fiyatlar Bitcoin ile gösterilebilir,
- Bitcoin borsaları, diğer yasal para birimlerinde olduğu gibi, sermaye kazancı, değer artışı vergisine tabi olmayacak,
- Vergiler Bitcoin ile ödenebilir,
- Muhasebe amaçları, çözümleri için referans para birimi olarak USD kullanılacaktır,
- Bitcoin ödemelerde, mal ve hizmet satışında kamu ve özel sektör tarafından kabul edilmelidir,
- Devlet, serbest piyasaya müdahale niteliği taşımayacak şekilde Bitcoin’in anlık USD’ye çevrilebilmesine ve vatandaşların Bitcoin ile işlem yapmasına olanak tanıyan alternatifler sunabilir. Devlet, vatandaşların Bitcoin ile işlem yapmasını kolaylaştırmak adına gerekli eğitim vb. Mekanizmaları teşvik edecektir.
Yukarıdaki maddelerin her biri El Salvador’un bu kararının Bitcoin açısından ne kadar önemli olduğunu, bu kararın tarihi bir dönün noktası olduğunu anlamak için yeterlidir.
Bitcoin ve kriptoparalar oldukça dinamik gelişim süreci ile hem bireysel hem kurumsal yatırımcıları hızla çekiyor. Geçtiğimiz aylarda kriptoparaların toplam piyasa değerinde ve kurumsal yatırımcı sayısında önemli bir artış oldu. Piyasanın kurumsallaşması adına 2020 yılında önemli gelişmeler yaşandı. Her ne kadar piyasa hızla büyüse ve bu büyümeye bağlı olarak düzenleyici çalışmaların ve gelişmelerin sayısında önemli bir artış olsa da Bitcoin ve kriptoparalar hala çok sınırlı ölçüde düzenlenmiş ve ciddi anlamda düzenleyici belirsizlikler, riskler ile karşı karşıya varlıklardır.
Bukele, Bitcoin ve kriptoparalar için mevcut düzenleyici belirsizlik ve riskleri, Bitcoin’e yönelik tutumu ve yukarıda detayları verilen Bitcoin Yasası ile yatırımcılar için ortadan kaldırarak El Salvador’u bir kriptopara merkezi haline getirebilir ve ülkeye önemli yatırımlar çekebilir. Bitcoin Yasası’nın önemli bir amacının bu olduğunu düşünüyorum.
Bitcoin’e Volkan Takviyesi
Bitcoin’in İş Kanıtı Konsensüsü (Proof of Work / PoW) çerçevesinde Bitcoin madenciliğinin tükettiği artan elektrik oranı ve bunun çevresel etkileri, küresel ısınma ve iklim değişikliği konuları ile ilişkili olarak çevrecilerden, politikacılardan ve Bitcoin karşıtlarından Bitcoin’in ciddi eleştiriler almasına neden oluyor. Bitcoin’in hash, işlemci gücünde ve zorluk seviyesinde yaşanan artışa bağlı olarak Bitcoin madenciliğinde elektrik tüketiminin artması ve/veya Bitcoin’in değerinde yaşanan artışa bağlı olarak bu tartışmanın dozu artıyor. Bitcoin destekçilerinin bu tartışmaya ilişkin cevabı ise genel anlamda Bitcoin madenciliğinin önemli ölçüde yenilenebilir enerji kaynakları aracılığıyla yapıldığı ve gelecekte bu oranın artması yönünde halihazırda adımlar atıldığı, atılacağı şeklinde oluyor.
Bitcoin’in meşruluğuna gölge düşürebilecek, Bitcoin madenciliğinde kullanılan elektrik tüketimi tartışmaları ile ilişkili olarak Bukele önemli bir açıklama daha yaptı. Bukele, Bitcoin madenciliğinde volkanlardan kaynaklanan jeotermal enerjinin kullanılabileceğini ifade etti. Bu şekilde çok daha ucuz, %100 temiz, %100 yenilenebilir, sıfır karbon emisyonlu enerji kaynakları ile Bitcoin madenciliği yapılabileceği açıklamasında bulunan Bukele, bu konuda gerekli talimatları verdiğini de ifade etti.
Sonuç
Nayib Bukele, El Salvador’u Bitcoin, kriptopara merkezi haline getirmek istiyor ve ülkeye yatırım çekmek istiyor olabilir. Bukele, Bitcoin madenciliği için ülkede bulunan yenilenebilir enerji kaynakları ile ülkeyi önemli bir madencilik merkezi haline getirmek ve El Salvador’u bu konuda söz sahibi yapmak istiyor olabilir. Bukele, geleneksel kurumlarla yapılamayanı Bitcoin ile yapıp finansal katılımı artırmak, ekonomideki kayıt dışılığı önlemek istiyor olabilir. Bukele, ülkenin en önemli gelir kaynaklarından olan, göçmenlerin para havalesi yoluyla gönderdikleri para kaynaklarının ülkeye daha güvenli, hızlı ve düşük maliyetli bir şekilde ulaşmasını istiyor olabilir. Bukele, bunların birkaçını ya da hepsini istiyor olabilir.
El Salvador’un bu adımı atarken önemli riskler aldığını vurgulamakta fayda var. Bu riskleri ne kadar hesap ettiğini ve ne ölçüde karşılayabileceğini bilemiyoruz. Yolsuzluk konusunda problemli bir geçmişe sahip El Salvador’da Bitcoin, kayıtdışılığı ve illegal işlemleri artırabilir ve daha dramatik boyutlara taşıyabilir. El Salvador attığı bu cesur adımdan ötürü uluslararası bazı yaptırımlara maruz kalabilir. Nitekim IMF, El Salvador’un Bitcoin’i yasal para olarak kabul etmesinin makroekonomik ve hukuki açıdan birçok sorunu beraberinde getireceği açıklamasında bulundu.
El Salvador’un bu adımı ve sonrasında farklı devletlerden farklı düzeylerde gelen açıklamalar tarihi öneme sahip, yukarıda da ifade edildiği üzere tarihi bir dönüm noktası niteliğindedir. Bitcoin ve blokzincir teknolojileri geleneksel kurumları yapıları işlevsizleştirecek, zamanla bu kurumlara duyulan ihtiyacı ortadan kaldırabilecek, bu kurumları önemli ölçüde dönüştürecek teknolojilerdir. Zamanla bu kararın, El Salvador ve diğer ülkeler açısından sonuçlarını daha net göreceğiz.