Başta Blockchain olmak üzere tüm dağıtık veritabanı teknolojileri (DLT) merkezi onay mekanizmalarına ihtiyacı ortadan kaldırıyor. Gelecek 10 yıllarda yavaş yavaş merkez bankaları, ticari bankalar, yatırım fonları, noterler, nüfus ve tapu daireleri gibi esas faaliyet alanı belirli verileri onaylamak olan daha bir çok kuruma ihtiyaç ya çok azalacak ya da tamamen ortadan kalkacak.
Böylece arazi, bina, enerji ve en önemlisi yetişmiş insan gücü vb bir çok alanda tasarruf sağlamış olacağız. Ancak gelecek toz pembe değil. Elbette bu kurumların giderek yok olması 10 milyonlarca kişinin işsiz kalması anlamına da gelecek.
Önemli olan değişimi şimdiden görmek ve oluşturacağı yan etkilere karşı önlemler almaya başlamak. Distopik senaryolarla ruhsal çöküntüye girmeye gerek yok.
Teknoloji dönüşümünü işsizlik takip ediyor
Tarihte bu denli büyük teknolojik dönüşümler daima önce işsizlik oluşturmuştur. Mesela matbaanın icadı ile hattatlar işsiz kalmıştır. Ya da sanayi devriminin ilk zamanlarında tekstil fabrikaları el dokuması ile giysi ya da halı üretenleri işsiz bırakmıştır.
Günümüzde daha blockchain ve DLT’ye gelmeden merkezi dijitalleşme bile özellikle bankacılık ve finans sektöründe şimdiden 100 binlerce istihdam kaybına neden oluyor. Son olarak Hong Kong merkezli HSBC bankası Dijital dönüşüm kapsamında 2022 sonuna kadar 35.000 çalışanını işten çıkartacağını duyurdu.
Ancak yine her teknolojik dönüşümde yeni iş sahaları da açılır. Peki DLT ve daha geniş anlamda para ve sanayi ekonomisinin yerini alan bilgi ekonomisi ne gibi yeni iş olanakları oluşturacak.
Fidelity, 8,3 trilyon dolarlık müşteri birikimleri ile dünyanın en büyük yatırım ve varlık yönetim fonu. İşte bu küresel finans devinin kripto para ticareti kolu FDAS şuan yana yakıla ‘Bitcoin Madenciliği Mühendisi’ arıyor. İş ilanı 20 Ocak’ta verilmiş ancak aranan ‘mühendis’ hala bulunamamış. Kripto para madenciliği daha şimdiden 10 milyarlarca dolarlık bir sektör haline gelmiş durumda.
DLT alanında büyük talep oluşacak
Yakın gelecekte tüm dijital altyapı hızla DLT’ye geçecek ve dönüşecek. Bu nedenle başta blockchain olmak üzere tüm DLT’de yazılımcılara büyük ihtiyaç var. Şimdiden DLT yazılımcıları çok güzel ücretlere iş buluyor. Üstelik gerçekten ‘DLT yazılımcısı‘ yetiştiren eğitim kurumu da yok denecek kadar az. Bu sektörde de büyük bir boşluk mevcut.
DLT’lerde siber güvenlik mekanizmaları da bizim alışkın olduğumuz merkezi dijital yapılardaki güvenlik uygulamalarından farklı çalışıyor. Alın size devasa yepyeni bir iş kolu daha: DLT Siber Güvenliği.
Peki Blockchain ve DLT ötesinde neler var: Klasik futuristlerden veri ya da yapay zeka alanında yeni meslekleri sık sık dinliyoruz. Ben daha az bahsedilen fakat muhtemelen hayatımızda yine çok önemli yeri olacak bir başka alandan da bahsedeceğim: Üç boyutlu (3B) yazıcılar.
3B Yazıcılar tıpkı DLT gibi toplumsal hayatı ve ekonomiyi kökten değiştirecek bir teknoloji. 3B Yazıcılar sayesinde üretim fabrikalarda merkezileşmek yerine yaşam alanlarına doğru yayılacak. Çok yavaş ilerleyecek bu süreç gelecek 10 yıllarda olgunluk aşamasına ulaşabilir. Böylece insanlar ihtiyaçları olan örneğin çeşitli makineler, robotlar, uçan otomobiller, giysiler, ilaçlar ve hatta yiyecekler gibi her tür metayı kendileri ya yakın yaşam ortamlarında ya da evlerinde kendileri üretebilecek.
Elbette bu, şu an merkezi üretim yapan fabrikalarda çalışan 100 milyonlar a kişinin işsiz kalması demek. Ancak yavaş yavaş 3B Yazıcı tasarımcıları, mühendisleri, tamircileri, 3B yazıcıların kullanacağı hammadde üretici, tedarikçi ve tasarımcıları vs vs birçok yeni meslek ve iş alanı da açılacak. Özellikle tasarım ve tasarım ile ilgili orjinal işler büyük önem kazanacak.
Başta eğitim-öğretim sistemi olmak üzere gelecek planlarımızı bu kuvvetli akımları göz önünde bulundurarak yapmalıyız. İçinde bulunduğumuz büyük dönüşümü anlamazsak onun oluşturabileceği çok güçlü yan etkilerle de başa çıkamayız.